| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Phrasals | ||||
| Öbek Fiiller | inform (one) about (something) f. | (birini bir şey) hakkında bilgilendirmek | ||
|
Caesar was informed about their arrival. Sezar onların gelişleri hakkında bilgilendirildi. More Sentences |
||||
| Öbek Fiiller | inform (one) about (something) f. | (biriyle bir şey) hakkında bilgi paylaşmak | ||
| Öbek Fiiller | inform (one) about (something) f. | (birine bir şeyi) haber vermek | ||
| Öbek Fiiller | inform (one) about (something) f. | (birine bir şeyi) bildirmek | ||
| Öbek Fiiller | inform (one) about (something) f. | (birini bir şeyden) haberdar etmek | ||
| Öbek Fiiller | inform (one) about (something) f. | (birine bir şeyi) söylemek | ||
